Diplomasi trafiği ve F16’lar konusu

Gazze meselesinin yanı sıra bölgesel ve küresel sorunlar da bu trafikte etkili. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gelecek hafta Birleşik Arap Emirlikleri ve yıllar sonra da Mısır’da olacak. 

SİSİ’NİN ÖZEL DAVETİ

Türkiye ve Mısır arasındaki ilişkiler 2013 yılından beri bir anlamda vekâleten yürütülüyordu. Ancak son dönemde Katar’da Dünya Kupası’nda, G20 Toplantısı’nda ve sonra da Riyad’da, Erdoğan ve Sisi bir araya geldi. Bu görüşmelerin hemen hepsinde Türkiye’nin bölgedeki gücüne ve desteğinin önemine atıfta bulunan Mısır Devlet Başkanı Sisi, Erdoğan’a özel davetini iletti. Masadaki konulara gelince;

- Gazze meselesi.

- Doğu Akdeniz’de işbirliği ve enerji.

- İkili ilişkiler.

- Bölgesel ilişkiler ve sorunlar.

Erdoğan, Birleşik Arap Emirlikleri’nde ise Dünya Hükümet Zirvesi’nin 11. Oturumu’na katılacak. Bu zirveye “Onur Konuğu” olarak davet edildiğini de söyleyelim.

ABD İLE YENİ DÖNEM Mİ

Gelelim ABD ile ilişkilere...İsveç’in NATO üyeliğinin Türkiye tarafından onaylanmasının ardından ABD’nin F-16 sürecini tamamlaması bekleniyor. Peki ABD yönetiminde hem bu konuda hem de ikili ilişkiler açısından nasıl bir bakış açısı var?

‘İKİLİ İLİŞKİLER YÜKTEN KURTULDU ENDİŞEYE GEREK YOK’

ABD-Türkiye arasında farklı seviyelerde yapılan tüm görüşmelerde Amerikalı yetkililer...

- İsveç’in NATO üyeliği onayından duydukları memnuniyeti dile getirerek, ikili ilişkilerin büyük bir yükten kurtulduğunun altını çiziyor.

- F-16’lar konusunda ise “Endişeye gerek yok” mesajı veriliyor.

- ABD’li senatör Rand Paul’un F-16’ların satışı konusunda verdiği tasarının ise büyütülmemesi gerektiğine dikkati çekiyorlar. Hemen her ülkeye satış söz konusu olduğunda tasarı veren bir senatör olan Paul’un Türkiye’yle ilgili tasarısının Dışişleri Komitesi’nde gündeme alınması beklenmiyor. Zaten gündeme alınması yetmiyor, Senato ve Temsilciler Meclisi’nde kabul edilip Başkan’ın da onayını alması gerekiyor. Biden yönetimi Türkiye’ye verdiği sözü tutacağının altını çiziyor. Kısacası ABD söz konusu senatör tarafından verilen tasarının büyütülecek bir boyutunun olmadığını söylüyor.

ABD’DEN ‘YENİ DÖNEM’ HAZIRLIK MESAJLARI

Ankara-Washington hattında çeşitli seviyelerde görüşmeler yapıldığına dikkati çekmiştik. ABD seçimlere gidiyor, bu seçimlerin neticesi önemli olacaktır. Ancak şu an itibarıyla iki ülke arasındaki görüşmelerden çıkan izlenimlere gelince...

- İsveç ve F-16 konularının halledilmesi ile ABD, Türkiye’yle ilişkileri farklı bir boyuta taşıyabilir.

- Son dönemde Ankara’ya ‘işbirliğine yakınız’ mesajı iletiliyor.

- Türkiye’nin kaynağında terörle mücadele konseptinden geri adım atmayacağı artık net bir şekilde görülüyor. Bu nedenle de DEAŞ ile mücadele konusunda Türkiye’nin tezlerine ve yöntemlerine artık daha yakın durduklarının da mesajlarını veriyorlar.

MB’DE KARAHAN DÖNEMİNİN KODLARI

Çiçeği burnundaki Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan görevdeki ilk haftasını doldurmadan dün basının karşısına çıktı. Herkes Karahan’ın vereceği mesajları merak ediyordu. Piyasaların deyimiyle Karahan “dünkü sınavı başarıyla verdi”. Başkan’ın verdiği mesajların ekonomik yansımalarını haberlerimizde göreceksiniz, ben de dikkatimi çeken birkaç noktayı paylaşayım:

-Karahan’ın sunumu dikkatli ve özenliydi. Enflasyonla mücadele konusunda çok net bir kararlılık vurgusu vardı. 

-Karahan’la birlikte kürsüde MB Başkan Yardımcıları Hatice Karahan ve Cevdet Akçay da vardı. Dahası soruların bir bölümüne başkan yardımcıları yanıt verdi. Bu da MB ekibinin uyum içinde çalıştığını göstermesi ve kurumsal kararlılık mesajı verilmesi anlamında olumluydu.

- Gelen her soruya yanıt verildi, ancak magazinsel olabilecek söylemlerden kaçınıldı. Sadece enflasyon ve enflasyonla mücadele mesajlarına alan açılması, polemiklerden kaçınılması da artı değer kazandıran bir yaklaşım oldu.

-Kısacası Merkez Bankası’nda dün yapılan toplantıda her şey olması gerektiği gibiydi. Ekonominin beklenti yönetimi olduğu düşünülürse; bunun enflasyonla mücadeleye de olumlu katkı yapacağını düşünebiliriz.